What can i do sometimes?

Sevgili blog, sanırım kendimi ifade etmekte zorluk yaşıyorum. Mesela yakın bir arkadaşım sordu; "seni arasam hemen gelmeni istesem, hayat memat meselesi desem ama ne olduğunu açıklamasam, gelir misin?"
Şimdi gerçek hayatta böyle bir şey olsa, olayın ne olduğunu öğrenmeye çalışırım, nedenini öğrenmesem bile eğer müsaitsem zaten direkt gelirim.

Ama hiç müsait değilsem ona durumumu açıklarım ve eğer arkadaşım bu durumdan daha kritik bir durumdaysa geleceğimi söylerim. Buna onun karar vermesini isterim çünkü; diğer durumu ben bilmiyorum, o biliyor. Ve o sonuç olarak onun durumunun daha kritik olduğunu söylerse ne yapar eder giderim.
Benim yapacağım şey bu olur ve bence gayet mantıklı ve insancıl bir şey.

Empati yapalım bir de; ben böyle bir durum yaşasam ve yakın bir arkadaşımdan gelmesini istesem, zaten müsaitse geleceğini bilirim ama bana "şöyle şöyle bir pozisyondayım gelmem zor; ancak gerçekten kritik bir şeyse geleyim" derse de bunu bir yüzüstü bırakma olarak görmem ve o an eğer benimki daha kritik bir durumsa bunu arkadaşıma söylerim ve o da gerçek bir arkadaşsa gelir zaten.

Yanlız ben arkadaşımın sorusunu cevaplarken, o sanırım direkt "gelirim tabiki" dememi bekliyordu ki ben durumu analiz edip şöyle olursa böyle yaparım dediğimde "hıı tamam anlaşıldı gelmezsin, zaten bu kadar düşündüğüne göre.." dedi. Şimdi söyleyin a canlar ben ne yapam? Benim düşünce tarzım dostluğa sığmayan bir şey mi? Olamaz mı benim dediğim diğer ihtimal? Şimdi düşünün önemli bir derstesiniz ve arkadaşınızdan böyle bir çağrı geldi, ne yani herkes "tamam gardaş geliyorum hemen" mi der? "Ben dersteyim şu an ama hayırdır kritik bir şey mi" diye sormak arkadaşını yüzüstü bırakmak anlamına mı gelir?

Yakın bir geçmişte bu arkadaşım bir arkadaşından beklemediği bir davranış gördü ve sanırım bu, onu biraz hassaslaştırdı, bu yüzden de benim direkt "gelirim" demememi yeni bir dost kazığı olarak algıladı.
Oysaki bide şu var; insanların mizaçları vardır. Yani kimi insan her şeye direkt girişmeye eğilimlidir (eleştirerek söylemiyorum) kimisi de benim gibi temkinlidir, iyice anlamaya çalışır bir işe girişmeden önce. (Evet belki biraz haddinden fazla zaman kaybetse de bunun üzerinde) Ama bu kesinlikle dostluğu zedeleyen bir şey değildir, olmamalıdır da.
O halde benden o arkadaşıma gelsin..

2 yorum:

  1. Bencil olmamak lazım. Evet, belkide o anda sana ihtiyacı vardı; ama sonuçta seninde bir hayatın var. Durmayan, sürekli akıp giden bir hayat. Hepimiz bir yolda gidiyoruz. Modern şehir insanı ise otobanda.. Ara sıra sağa çekip durduğumuz oluyor; ama nadiren. Arkadaşın seni yolda aramış. Sende doğal olarak sağa çekemedin. Çekemezsinde. Hayati bir durum olmadıkça frene basmazsın. Haksız mıyım ? O durumda ben de sorardım, "Ne kadar ehemmiyetli bir durum?" diye. Hani çok kritik, sağlıkla ilgili bir durum filan değilse ertelerdim. Yüzüstü ile alakası olduğunu düşünmüyorum. En nihayetinde herkes kendi yaşamını yaşar. İyisi mi Heidi, kafana takma ;) Ben olsam bende senin gibi davranırdım.

    YanıtlaSil
  2. Sanırım zamanında bu yorumu görmediğim için cevap yazamamışım.

    Ben de aynı fikirdeyim, hala. :)

    YanıtlaSil